Birgün babası kırılmış kaşağıyı bulur ve kimin kırdığını aramaya başlar. Kitabın yazarı bu suçu kardeşi Hasana yıkar. Babası Hasana, ahıra girmeme cezası verir ve babası Hasanı eve hapseder. Annesi eve gelince Hasanı asla affetmez. Kitabın yazarının yani oğlunun diğer oğlu olan Hasana iftira atacağını aklından geçirmez.
Ertesi sene ikizlerin annesi tekrardan İstanbula gider. Hasana hala ahıra girememektedir çünkü cezası vardır. Hasan birgün hastalanır. Bir doktor çağırırlar ve babası Hasanın başucundan ayrılmaz. Doktor hastalığın "kuşpalazı" olduğunu söylerler. Evin hizmetçisi kitabın yazarına ağlar bir halde Hasanın öleceğini söyler.
Hasan o gece uyuyamaz. Kitabın yazarı birgün hizmetçiyi uyandırır ve ona kaşağıyı kendisinin kırdığını ve bunu babasına şimdi söylemek istediğini söyler. Hizmetçi izin vermez, yarın sabah söylersin der. Yarın sabah her şeyi söylemek için uyandığında Hasan ölmüştür.
Özette bazı yerler yanlış yazılmış olabilir. Yanlış yazılan yerleri kendiniz düzeltebilirsiniz. :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder